Erdoğan ‘Engellendik’ Dedi, Vatandaşa Nasihatte Bulundu! ‘Tasarruftan Taraf Olalım’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu. Son dönemde yaşanan ekonomik gelişmeler hakkında da konuşan Erdoğan, “Sürekli olarak engellere maruz kalıyoruz” diyerek vatandaşları tasarruf etmeye davet etti.
Beştepe’de saat 15.50’de başlayan görüşme yaklaşık 3,5 saat sürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıda alınan kararlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
(İsveç’in NATO’ya üyelik süreci) ‘Parlamentonun açılmasıyla üzerimize düşeni yapacağız. Nihai kararı verecek merci TBMM’dir. Bizim hiçbir ülke ile çözülemeyecek sorunumuz yok. Diyalog ve diplomasiye alan açılırsa yanlış anlaşılmaların ortadan kalkacağına inanıyoruz. Bunu son 21 yılda birçok kez başardık. Kaç engel aştık? Tıpkı bugün başarıya ulaşmamızın önünde hiçbir engel olmadığı gibi. Hem ülkemizin hem de AB’nin çıkarına olacak bu atılımların olumlu sonuçlarını en kısa zamanda görmeyi temenni ediyorum.
Afetten etkilenen şehirlerdeki enkazı tamamen kaldırdık. Orta hasarlı binalarda çalışmalar devam ediyor. 507 bini konut olmak üzere 650 bin konutu devlet eliyle teslim etmeyi planlıyoruz. Zorlayıcı sebep düzenlemesini depremde en çok zarar gören illerimizde sürdürme kararı aldık. Bahsin detayları Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanacak. Depremin istihdam üzerindeki etkisini en aza indirmek amacıyla başlatılan kısa çalışma ödeneğini 3 ay vadeli olarak uzatıyoruz. 115 bin kişinin faydalanmasını sağlayacağız. Sarsıntıların maliyeti 104 milyar doların üzerindeydi. Deprem kaynaklı harcamaların 762 milyar liraya ulaşmasını bekliyoruz.
‘Enflasyonu düşürücü tedbirler alacağız’
Türkiye’yi istihdamla, üretimle büyütme hedefimizden zerre kadar geri gitmek söz konusu değil. Kullanılan araçlar farklılık gösterse de ulaşmak istediğimiz menzil değişmedi. Ülkemizin her sorununu çözdüğümüz gibi bugünün düşüncelerini de aşacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Sonuçlarla uğraşarak değil, sebepleri ortadan kaldırarak ülke ekonomisini büyüttük. İstihdamı artıracak, enflasyonu düşürecek, finansal toparlanmayı sağlayacak her türlü tedbiri alıp uygulayacak ve ortaya çıkan zenginliği her bireye paylaştıracak bir politika izliyoruz. Bu dönemde de politikamızı uygularken karşılaştığımız zorluklar var. Ülkemizde sadece arz-talep ilişkisi teorilerinin karşılık bulamadığı bir gerçektir.
‘Tasarruftan yana olalım’
Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve askeri olarak güçlendiği bir fotoğraf kimsenin çıkarına değildir. Bu nedenle, her zaman örtülü ve açık engellemelere maruz kalıyoruz. Döviz ve altın, insanımızın tasarruf alışkanlıklarında yer almaktadır. Bu varlıklar istihdama ve üretime katkı sağlamamaktadır. Verimlilik ekonomisinden yana olalım. Tasarruf ekonomisinden yana olalım, israf ekonomisini bir kenara bırakalım. Türkiye gibi rezerv parası olmayan ülkelerin analitik yöntemlere ihtiyacı var. İstihdam ve üretim dışında ülkemizin önünde analiz olmadığı için kendi politikamızda ısrarcıyız. Ülkemizde 10 milyar dolar yatırım yapıyoruz. Bunların çoğu varlık satışı değil, istihdam odaklı projeler.’